Bira Üzerine Denemeler - Efes Pilsen
1970 yılı başlarında önce "Efes Pilsen - Hakiki Bira" kısa bir süre sonra da "Efes Pilsen - Bira Bu Kapağın Altındadır" sloganı ile yaşamımıza giren tombul şişe uzun yıllar boyunca yoldaşımız olmuştur. Hemen her zaman pek çok evin balkonunda bulunan en az 2 adet depozitolu şişe akşam babalar eve geldiğinde çocuklar tarafından bakkaldan doluları ile değiştirilirdi. Bu şişenin çok amaçlı kullanımı insanımız tarafından kısa zamanda keşfedilmiş ve mutfakdan salona bahçeden plaja kadar geniş bir alanda hizmet vermiştir. Yıllar geçtikçe yanına değişik kardeşleri eklenen tombul şişe yurtiçi pazarın % 80 ini ele geçirdikten sonra yurtdışına açılmıştır. Yurdumuzu ziyarete gelen turistlerin yollarda gördükleri Maşallah yazılı kamyonlardan sonra en sık karşılaştıkları nesne olmuştur. Zaman zaman yurtdışında yaşayan ya da yurtdışına yolu düşüp de birahanelerde kendisiyle karşılaşanların, memleket hasretinden midir bilinmez, duygusal anlar yaşadıkları rivayet edilmektedir. Arkadaş şişede durduğu gibi durmayıp uluslararası yarışmalarda madalyalar kazanmış, basket takımı ile başarıdan başarıya koşmuş ve festivaller başta olmak üzere pek çok etkinliğe destek olmuştur. Etiketinde yazmasına karşın şeker içerip içermediği üzerindeki konuşmaların sonu gelmemiş farklı fabrikalarda üretilen biraların lezzetleri üzerine derin tartışmalar yaşanmıştır. 2014 yılında uygulamaya konan alkollü içecekler reklam yasakları öncesindeki son Efes Pilsen reklamında kullanılan etiketsiz tombul şişe ise bazılarına kapak olmuştur.
Anadolu Efes Biracılık tarafından Türkiye'de üretilen German Pilsener türündeki bu biranın etiketinden su, arpa maltı, pirinç, şeker, CO2, şerbetçiotu ve maya ile % 5 oranında alkol içerdiğini okuyorum. Buzdolabından çıkarıp bardağa doldurduğumda berrak altın sarısı renkteki bu biranın üzerini 1 parmak kalınlığında beyaz renkte köpük örtüyor. Bardağı burnuma yaklaştırıp yavaş ama derin bir nefes alıyorum. Bu hareketi bir kaç kez tekrarladıktan sonra içime biraz limoni biraz meyvemsi biraz da mayamsı koku doluyor. İlk yudumu ağzımda bir süre tuttuktan sonra yemek borumdan mideme süzülmesine izin veriyorum. Dilimde tatlı-ekşi malt tadı ve hafif burukluk ile arkasından artarak devam eden ancak fazla uzun sürmeyen şerbetçiotunun acılığı. Gövdesi ince, asidite az, karbonasyon orta derecede. Köpüğü arkasında iz bırakmadan yarı yolda bardağı terk ediyor. Bardağın sonlarına doğru her yudum öncesinde derinlerden bal kokusu alıyorum ancak birayı uzun süre bekletmekle ağızdaki acılık artıyor. Rakıyı susuz götürdüğümden mi bilinmez içiminin daha asidik olmasını beklerdim ama sıcak havalarda oldukça ferahlatıcı, insan bira içtiğini anlıyor ve tombul şişeye bakarken eski günlere dalıp gidiyor.
Sonuç olarak bu biraya toplamda 75/100 puan veriyor ve idare eder (70-79) olarak değerlendiriyorum.
Not : Biralar hakkındaki farklı görüş, düşünce ve kanaatleri Beer Advocate ve Rate Beer ile Bira Sevdası ve Beerader sitelerinde bulabilirsiniz.
Bu yazıda araştırma ve inceleme sonucunda elde edilmiş kişisel kanaatler düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında paylaşılmıştır. İçeriğinde önerme, özendirme, tanıtım, reklam ve öküz altında buzağı bulunmamaktadır. Atın ölümü arpadan olsun, azı karar çoğu zarar ya da bi kereden bişey olmaz demeyin. Siz doktor'un dediğini yapın yaptığını yapmayın. İçseniz de içmeseniz de alkol sağlığa zararlıdır !
Bu yazının hazırlanmasında internet kaynaklarından yararlanılmıştır ve kullanılan görsellerin tüm hakları sahiplerine aittir.
In the preparation of this paper was benefited from internet sources and all rights of the images belong to their respective owners.
doctor's log : stardate 2016.0804 ... to be continued
No comments:
Post a Comment